İNCİ GADA
İNCİ GADA
Genellikle baharın gelişi doğanın yeniden hayat bulmasını resmettiği eserlerinde, doğa teması üzerine kurulu olması, ilk göze çarpan unsurlardır. Doğanın çatısı gibi düşünebileceğimiz mantarlar, açan çiçekler ve doğa canlıları ‘bahara doğru hareketi’ eserlerinde işaret ederken. Ormanın bahçesini kendi özgür çağdaş yorumuyla temsil de etmektedir. Eserlerinin bazılarında resmin tam ortasında bulunan mantarlar ve doğa canlıları, aslında sanatçının yaptığı araştırmacı ekosistem pratikleri sonucu ruhunda doğayı çizdiğini düşündürmektedir bizlere. Resimlerinde hem gerçek hem fantastik unsurların varlığı dikkat çekmektedir. Resimlerinde yer alan geçişler somut anlamlar soyut anlamlara doğru fantastik bir unsura dönüşmektedir, gözle görülür ve görülmeyen içinizi ısıtacak görüngünün sanatçı tarafında bir yorumu olarakta nitelendirilebilir.
İnci Gada doğadaki izlenimciliklerini, resimlerinde kendi gözlemleri ile büyük bir ustalıkla eserlerine aktarabilmiştir. Resme olan geleneksel yaklaşımdan vazgeçerek, kendi kişisel görsel izlenimlerini yansıtma yolunu tutan nadir Sanatçılar arasında yerini bulmuştur. Doğayı yansıtma çabası ışık, renk gibi kavramların ön plana çıkmasıyla birlikte, gözün duyarlılığına dayanan, izlenimlerle oluşan anlatımcı bir ifade kazandırmayı da başarmıştır. İnci Gada Atölyede yapılan resmi atölyeden çıkarıp doğanın içine taşırması tablolarında daima ferahlık verici bir amaç içerisinde olduğunu göstermektedir.
Sanatçının eserlerinde Empresyonist soyut bir bakış açısına sahip olduğu düşünülebilir. İnci Gada kendine has tekniğiyle, kendini özgür bırakan bir sanatçı olarak gerçekçiliğe yaklaşır, bazen de ışık renk ve kompozisyonlarıyla kendi iç dünyasındaki soyut kavramları yansıtmaktadır. Sanatçı aynı zamanda SAKÜDER Uluslararası Sanat ve Sanatkârlar Topluluğu Kültür Derneği üyesi olup birçok sergi sahibidir.